Koyu kahverengi saçları vardı.
- He had dark brown hair.
Kahverengi saçın çok güzel olduğunu düşünüyor musun?
- Do you think that brown hair is very beautiful?
Onun kulağının dışında büyüyen çirkin tüyleri var.
- He has unsightly hairs growing out of his ears.
Saçında bir kuş tüyü var.
- You have a feather on your hair.
Tom'un kıllı kolları yok.
- Tom doesn't have hairy arms.
Hayvanların derisi kıllarla kaplı.
- The skin of animals is covered with hair.
Saçlarım Jane'inkinden daha uzun.
- My hair is longer than Jane's is.
Lidia'nın sarı düz saçları var.
- Lidia has blonde straight hair.
I requyre you take thys hayre that was thys holy mannes and put hit nexte thy skynne, and hit shall prevayle the gretly.
She said she couldn't go out with me Friday - she had to wash her hair.
Just a little louder please - turn that knob a hair to the right.
And draweth new delights with hoary hairs. - Edmund Spenser.