Arkadaşım rehberimiz olacak.
- My friend will be our guide.
Nagasaki çevresinde onlara rehberlik edebilmem için kadınla birlikte gittim.
- I went with the women so that I could guide them around Nagasaki.
Ben sizin için bir kılavuz olarak hareket edeceğim.
- I'll act as a guide for you.
Kılavuz mümkün olduğu kadar erken işe koyulsak iyi olur dedi.
- The guide said that we had better set out as soon as possible.
Burada çok katı yönetmeliklerimiz var.
- We have very strict guidelines here.