Mary geçen hafta bütün boş zamanını doğum günü tebriklerine cevap vererek geçirdi.
- Mary spent all her free time last week answering birthday greetings.
Tom bir anneler günü tebrik kartını annesine göndermeyi neredeyse asla unutmaz.
- Tom almost never forgets to send his mother a Mother's Day greeting card.
Ben herkese selam veriyorum.
- I give greetings to everyone.
Birbirimizi selamladık.
- We exchanged greetings.
O beni selamlamak için ayağa kalktı.
- He rose to his feet to greet me.
Ben de onu selamlamak istiyorum.
- I want to greet him, too.
Tom Mary'yi karşılamak için oradaydı.
- Tom wasn't there to greet Mary.
Paul beni karşılamak için Roma'ya geldi.
- Paul came to Rome to greet me.
Baylar, karşılamada birkaç söz söylemem için bana izin verin.
- Gentlemen, allow me to say a few words in greeting.
Ziyaretçi sınıfa girdiğinde onu selamlamak için ayağa kalktık.
- When the visitor entered the room, we stood to greet him.
O beni selamlamak için ayağa kalktı.
- He rose to his feet to greet me.
O, beni Günaydın ile selamladı.
- She greeted me with Good morning.
O, onu neşeyle selamladı.
- She greeted him cheerfully.
Selamlar, görgü kurallarının temelidir.
- Greetings are the basis of good manners.
Cornwall'dan selamlar!
- Greetings from Cornwall!
Seni kutlamak için uğrayamadım, çünkü acelem vardı.
- I could not stop by to greet you because I was in a hurry.
There greet in silence, as the dead are wont, And sleep in peace. -Shak.
It's polite to begin a letter with a greeting, but this practice is less common in email.
They greeted us warmly.
- They gave us a warm greeting.
... deficit greeting me, and we know where it came from. Two wars that were paid for on ...
... And then a few days later, I was there greeting the caskets coming into Andrews Air Force ...