O arabaya girmek istedi.
- She wanted to go into the carriage.
Sence bu mağaraya girmek güvenli mi?
- Do you think it's safe to go into this cave?
Sistem kısa bir süre içinde hizmete girecek.
- The system will go into operation in a short time.
Beş dakika önce onun tuvalete girdiğini gördüm.
- I saw him go into the toilet a few minutes ago.
... that should be going into the index proper. ...
... going into India or Africa because ...