She put her hands over her ears to shut out the noise.
- O, gürültünün girmesini engellemek için ellerini onun kulağının üzerine koydu.
We didn't hear you come in.
- İçeri girdiğini duymadım.
I didn't hear you come in.
- İçeri girdiğini duymadım.
I can't believe that you actually got into Harvard.
- Harvard'a gerçekten girdiğine inanamıyorum.
Tom broke the door window, reached inside, unlocked the door and got into the car.
- Tom kapı camını kırdı, içeriye girdi, kapının kilidini açtı ve arabaya bindi.
Tom studied hard so he could get into college.
- Tom çok çalıştı böylece üniversiteye girebildi.
It's possible that Tom will get into Harvard.
- Tom'un Harvard'a girmesi mümkündür.
Knock on the door before entering the room.
- Odaya girmeden önce kapıyı tıklat.
This ticket allows two people to enter.
- Bu bilet iki kişinin girmesine olanak tanır.
Tom wanted to go into politics.
- Tom siyasete girmek istedi.
I saw him go into the toilet a few minutes ago.
- Beş dakika önce onun tuvalete girdiğini gördüm.