Stanford University has educated entrepreneurs like Larry Page and Sergey Brin.
- Stanford Üniversitesi, Larry Page ve Sergey Brin gibi girişimcileri eğitti.
It is a nice initiative.
- Bu güzel bir girişim.
The initiative measurably improved quality of life for the villagers.
- Girişim, köylüler için yaşam kalitesini ölçülebilir şekilde artırdı.
Tom and Mary attempted to murder John.
- Tom ve Mary John'u öldürme girişiminde bulundular.
Since their first appearance on earth, men have gathered information and have attempted to pass useful ideas to other men.
- Yeryüzüne ilk çıkışından beri, insan oğlu bilgi topladı ve faydalı fikirleri diğer insanlara bildirme girişiminde bulundu.
Tom is a venture capitalist.
- Tom girişimci bir kapitalist.
If I don't come back, the venture will probably be unsuccessful.
- Eğer geri gelmezsem, girişim muhtemelen başarısız olur.
Thanks to your initiatives we've been recognized as a progressive and forward-thinking enterprise by the press.
- Girişimleriniz sayesinde basın tarafından ilerici ve ileriye dönük düşünce kuruluşu olarak tanınmaktayız.
Tom is an enterprising young man.
- Tom girişimci genç bir adam.
Tom is quite enterprising.
- Tom oldukça girişimci.
Your attempt to retrieve your password was not successful. Please try again.
- Şifrenizi geri alma girişiminiz başarılı değildir. Lütfen tekrar deneyin.
It's a massive undertaking.
- Bu çok büyük bir girişim.
This is a huge undertaking.
- Bu büyük bir girişim.
Would you like to take a crack at the job?
- İşte son bir girişimde bulunmak ister misin?
Otto Lilienthal was a German engineer and entrepreneur.
- Otto Lilienthal bir Alman mühendis ve girişimciydi.
Dustin Moskovitz is a Jewish entrepreneur. He is one of the co-founders of Facebook.
- Dustin Moskovitz, Yahudi bir girişimcidir. O, Facebook'un kurucularından biridir.
In difficult times like these, no ordinary degree of effort will get our company out of danger.
- Böyle zor zamanlarda girişimin hiçbir sıradan derecesi şirketi tehlikeden uzak tutmayacaktır.