The lady and her dog that were entering at the gate were stopped by the gatekeeper.
- İçeriye giren bayan ve köpeği kapıda görevli tarafından durduruldu.
I didn't hear you come in.
- İçeri girdiğini duymadım.
She beckoned me to come in.
- O bana içeri girmem için işaret etti.
Tom broke the door window, reached inside, unlocked the door and got into the car.
- Tom kapı camını kırdı, içeriye girdi, kapının kilidini açtı ve arabaya bindi.
Would you mind telling me how you got into my office?
- Sakıncası yoksa ofisime nasıl girdiğini bana söyler misin?
Does Tom get into the city very often?
- Tom çok sık şehre girer mi?
It's possible that Tom will get into Harvard.
- Tom'un Harvard'a girmesi mümkündür.
One hundred and fifty people entered the marathon race.
- Yüz elli kişi maraton yarışına girdi.
For our children to be safe, please do not enter adult sites.
- Çocuklarımızın güvenliği için, lütfen yetişkin sitelerine girmeyin.
I saw him go into the toilet a few minutes ago.
- Beş dakika önce onun tuvalete girdiğini gördüm.
Tom wanted to go into politics.
- Tom siyasete girmek istedi.
Trespassers will be shot.
- İzinsiz giren kimseler vurulacaktır.