I would like to travel around the world.
- Dünyayı gezmek istiyorum.
I am a poor sailor, so I don't like to travel by boat.
- Ben fakir bir denizciyim, bu yüzden tekneyle gezmekten hoşlanmıyorum.
Ten policemen were assigned to patrol that area.
- O bölgede devriye gezmek için on polis ayrıldı.
I'd like to ride along with you.
- Seninle birlikte gezmek istiyorum.
Let's go for a ride in your new car.
- Yeni arabanla gezmeye gidelim.
Even though it was raining, they went on their outing.
- Yağmur yağmasına rağmen gezmeye gittiler.
I had some free time, so I wandered around town.
- Biraz boş zamanım vardı, bu yüzden şehri gezdim.
The boy was wandering about the town.
- Çocuk kasabayı geziniyordu.
The purpose of our trip is to visit friends and see some tourist spots.
- Gezimizin amacı arkadaşları ziyaret etmek ve bazı turistik noktaları görmektir.
Tom gave me a tour of his house.
- Tom bana evini gezdirdi.
Tom is touring with Mary's band.
- Tom Mary'nin grubuyla geziyor.
Tom is still touring with Mary's band.
- Tom hâlâ Mary'nin grubuyla geziyor.
I don't want Tom wandering around the mall by himself.
- Tom'un alışveriş merkezinde tek başına gezinmesini istemiyorum.
I spent an hour wandering before I realised which way I needed to go.
- Hangi yola gitmem gerektiğini fark etmeden önce gezinerek bir saat harcadım.
He went to Hawaii to do some sightseeing.
- O, gezi turu yapmak için Hawaii'ye gitti.
Tom went sightseeing.
- Tom gezi turuna gitti.