geri kalan, kalan

listen to the pronunciation of geri kalan, kalan
Турецкий язык - Английский Язык

Определение geri kalan, kalan в Турецкий язык Английский Язык словарь

geri kalan
remainder

They cut the fins and tossed back the remainder of the living shark in the ocean. - Onlar okyanusta yaşayan köpek balıklarının yüzgeçlerini kestiler ve geri kalanını geri attılar.

Tom spent the remainder of the night thinking about Mary. - Tom gecenin geri kalanını Mary'yi düşünerek geçirdi.

geri kalan, kalan, artan
rest, rest, increasing
geri kalan
rest

My interest is in the future because I'm going to spend the rest of my life there. - Merakım gelecekte çünkü hayatımın geri kalanını orada geçireceğim.

Tom wanted to spend the rest of his life with Mary. - Tom, hayatının geri kalanını Mary ile geçirmek istedi.

geri kalan
remnant
geri kalan
residual
geri kalan
(Hukuk) lagging
geri kalan
1. the remainder, the rest, leftovers. 2. remaining
geri kalan
remainder, remnant
geri kalan kısım
remainder
Турецкий язык - Турецкий язык
mütebaki
geri kalan, kalan
Избранное