Tom müzik söz konusu olduğunda, görünüşe göre bir tür dahidir.
- Tom is apparently some kind of genius when it comes to music.
Ben bir alkoliğim. Ben bir uyuşturucu bağımlısıyım. Ben eşcinselim. Ben bir dahiyim.
- I'm an alcoholic. I'm a drug addict. I'm homosexual. I'm a genius.
Bir deha olağanüstü yaratıcılık yeteneklerine sahip bir kişidir.
- A genius is a person with extraordinary creative abilities.
Tom kesinlikle olduğunu düşündüğü deha değildir.
- Tom certainly isn't the genius he thinks he is.
Herkes çocuğu gerçek bir deha olarak tanır.
- Everyone recognizes the boy as a real genius.
Kendi görüşüne göre o bir deha.
- He is a genius in his own opinion.
A work of genius.
Composer Leopold Mozart’s young son Wolfgang Amadeus toured Europe as most celebrated musical boy genius of their time.
It is also acceptable to say that the computer is a dumb genius.
It was as if I unconsciously realized that in her I had met my evil genius.
... those things are designed to make sure that the American people, their genius, their grit, ...
... where the American people can succeed. Look, the genius of America is the free enterprise ...