geneigt

listen to the pronunciation of geneigt
Немецкий Язык - Турецкий язык
Английский Язык - Турецкий язык

Определение geneigt в Английский Язык Турецкий язык словарь

leaning
eğilim
leaned
{f} eğil

Kule batıya doğru hafifçe eğildi. - The tower leaned slightly to the west.

Yaşlı adam öne doğru eğildi ve karısına yumuşak bir sesle sordu. - The old man leaned forward and asked his wife with a soft voice.

leaning
eğerek
canted
eğimli
leaning
{f}

Tom çitin üzerine eğiliyordu. - Tom was leaning on the fence.

Bu ev bir tarafa doğru eğiliyor. - This house is leaning to one side.

leaning
{i} eğim
leant
{f} eğil
canted
eğil
leaned
eğik
leaning
temayül
leaning
lean daya/yaslan/eğil
leaning
{i} meyil
leaning
{s} yatık
leaning
{s} meyilli
leaning
arzu
leaning
{s} eğik

Kutu bir tarafa doğru eğik. - The box is leaning to one side.

leant
lean daya/yaslan/eğil