genügsam

listen to the pronunciation of genügsam
Немецкий Язык - Турецкий язык
gı'nü: kza: m kanaatkâr, kanık
{gı'nü: kza: m} kanaatkâr, kanık
gönlü gözü tok
tokgözlü
kanık
gönlü tok
Английский Язык - Турецкий язык

Определение genügsam в Английский Язык Турецкий язык словарь

frugal
{s} idareli
frugally
tutumlu bir şekilde
frugal
idareci
frugal
ucuz

Tutumlu olmakla ucuz olmak arasında ince bir çizgi vardır. - There's a fine line between being frugal and being cheap.

frugal
{s} tutumlu

Tutumlu olmakla ucuz olmak arasında ince bir çizgi vardır. - There's a fine line between being frugal and being cheap.

O çok tutumlu ama cimri değil. - He is very frugal, but not stingy.

frugal
{s} kanaatkâr
frugal
{s} bol olmayan
frugal
{s} basit
frugal
{s} alçakgönüllü
frugal
{s} küçük, sade ve ucuz
frugal
{s} sade
frugally
basit
frugally
sade/tutumlu bir şekilde
frugally
sade
modest
{s} alçakgönüllü, mütevazı
modest
modestlytevazu ile
modest
{s} namuslu, iffetli
Немецкий Язык - Английский Язык
frugal
frugally
modestly
undemanding (person)
unassuming (person)
modest
genügsam leben
to live modestly
genügsam leben
to have a modest lifestyle