We changed our plans because of her late arrival.
- Onun geç gelmesi nedeniyle planlarımız değişti.
The accident happened previous to my arrival.
- Kaza ben gelmeden önce oldu.
Her dad won't be coming, he is very busy.
- Babası gelmeyecek, o çok meşgul.
It was bad enough that he usually came to work late, but coming in drunk was the last straw, and I'm going to have to let him go.
- Onun işe genellikle geç gelmesi yeterince kötüydü fakat sarhoş gelmesi bardağı taşıran son damlaydı ve ben onun işine son verdireceğim.
The girl fainted, but she came to when we threw water on her face.
- Kız bayıldı, fakat biz onun yüzüne su döktüğümüzde o kendine geldi.
She came to see us yesterday.
- O dün bizi görmek için geldi.
Do you want to come with us?
- Bizimle gelmek ister misiniz?
Can you come at nine?
- Dokuzda gelebilir misin?
Did you come from a musical family?
- Müziksever bir aileden mi geldin?
This smell might come from the oven!
- Bu koku fırından gelebilir!
Tom should apologize to Mary for not arriving on time.
- Zamanında gelmediği için Tom Mary'ye özür dilemelidir.
I'd love to know if my luggage is arriving soon.
- Ben bagajımın yakında gelip gelmeyeceğini bilmek istiyorum.
She is coming from England.
- O İngiltere'den geliyor.
Please pardon me for coming late.
- Lütfen geç geldiğimden dolayı beni affet.
Fruits come from flowers.
- Meyveler çiçeklerden meydana gelir.
He came bearing a large bunch of flowers.
- O, büyük bir demet çiçek taşıyarak geldi.
Tom saçına jöle çaldı.
- Tom put gel in his hair.
O, saçına jöle sürer.
- Tom puts gel in his hair.
Pelte limonlu ve portakallı olarak yapılabilen içine taze meyve katıldığında ise tadına doyum olmayan tatlıdır.
Ben jelatin kullanmadan panna cotta yaparım.
- I make panna cotta without using gelatin.