Southern newspapers attacked Lincoln.
- Güney gazeteleri Lincoln'a saldırdı.
I read newspapers in order to keep up with the times.
- Zamana ayak uydurmak için gazeteler okurum.
They are reading their newspapers.
- Onlar kendi gazetelerini okuyor.
It was just something I read in a newspaper.
- O,tek kelimeyle, bir gazetede okuduğum bir şeydi.
Bring me today's paper, please.
- Lütfen bana bugünün gazetesini getir.
Have you read the leading article in today's paper?
- Bugünkü gazetede baş makaleyi okudun mu?
My boyfriend is a journalist.
- Benim erkek arkadaşım bir gazetecidir.
I hope to be a journalist.
- Ben bir gazeteci olmayı umuyorum.
The police covered the body with a sheet.
- Polis, cesedi gazeteyle örttü.