It's a bit strange to me.
- O bana biraz garip geldi.
They saw a strange animal there.
- Onlar orada garip bir hayvan gördü.
The man's behavior was very odd.
- Adamın davranışı çok garipti.
Oddly, I've been watching a lot of telenovelas this fall.
- Gariptir, bu sonbaharda çok sayıda pembe dizi izliyorum.
Tom was beginning to feel awkward.
- Tom garip hissetmeye başlamıştı.
Socially awkward people tend to develop insecurities.
- Sosyal garip insanlar güvensizlikleri geliştirmek eğilimindedir.
You're such a weirdo.
- Sen bir garip tipsin.
For a professional, he gave a poor account of himself in today's game.
- Bir profesyonele göre, bugünkü oyunda kendisiyle ilgili garip bir açıklama yaptı.
Tom is behaving strangely.
- Tom garip biçimde davranıyor.
He has started acting strangely.
- Garip biçimde davranmaya başladı.
They looked at me funny.
- Onlar bana garip baktılar.
Don't you think that's funny?
- Bunun garip olduğunu düşünmüyor musun?
Your freaking grandfather nearly ran me over!
- Senin garip büyükbaban neredeyse beni ezecekti!
The olm is my favourite animal, due to its grotesque appearance.
- Olm garip görünümü nedeniyle benim en sevdiğim hayvan.
Tom is behaving oddly.
- Tom garip bir biçimde davranıyor.
Tom has been behaving oddly.
- Tom garip bir biçimde davranıyor.