Their company guarantee is for thirty days.
- Onların şirket garantisi otuz gündür.
There's no guarantee that the stock will go up.
- Hisse senedinin yükseleceğinin bir garantisi yok.
The warranty for my TV is expired.
- Televizyonumun garanti süresi bitti.
The warranty doesn't cover normal wear and tear.
- Normal aşınma ve yıpranma garanti kapsamında değildir.
The warranty doesn't cover normal wear and tear.
- Normal aşınma ve yıpranma garanti kapsamında değildir.
The warranty for my TV is expired.
- Televizyonumun garanti süresi bitti.
Equality is guaranteed by the Constitution.
- Eşitlik anayasa tarafından garantiye alınmıştır.
He guaranteed his slaves' freedom.
- O, kölelerinin özgürlüğünü garantiledi.
There are no guarantees.
- Hiçbir garanti yoktur.
The fishmonger guarantees the origin and freshness of his products.
- Balıkçı ürünlerinin menşeini ve tazeliğini garanti eder.