A few days after his thirteenth birthday, Tony left school, too.
- Onüçüncü doğum gününden birkaç gün sonra Tony de okulu bıraktı.
Rooms should be left vacant by eleven a.m. on the day of departure.
- Odalar, ayrılış gününde saat on bire kadar boş bırakılmalıydı.
And I will raise it again in three days.
- Ve onu üç günde tekrar kaldıracağım.
Do you study English every day?
- Her gün İngilizce çalışıyor musun?
Paintings should not be exposed to direct sunlight.
- Tablolar, doğrudan güneş ışığına maruz bırakılmamalıdır.
This room doesn't get much sunlight.
- Bu oda çok fazla güneş ışığı almıyor.
We chose Mary a good birthday present.
- Mary'ye iyi bir doğum günü hediyesi seçtik.
I would like to give him a present for his birthday.
- Ona doğum günü için bir hediye vermek istiyorum.
In Germany today, anti-violence rallies took place in several cities, including one near Hamburg where three Turks were killed in an arson attack on Monday.
- Bugün Almanya'da, Pazartesi günü kundaklamada üç Türk'ün öldürüldüğü Hamburg'un yakınında bir yer de dahil birçok şehirde şiddet karşıtı mitingler gerçekleşti.
Today is a sunny day.
- Bugün güneşli bir gün.
The sunshine improved his color.
- Güneş rengini artırdı.
The sunshine tempted people out.
- Güneş ışığı insanları dışarı çıkmaya özendirdi.
How many times a day does that bus run?
- O otobüs günde kaç kez çalışır?
How many times does the bus run each day?
- Otobüs her gün kaç kez çalışır?
Sami will maintain his innocence until the day he dies.
- Sami masumiyetini öldüğü güne kadar sürdürecek.
Tom had a date for Valentine's Day.
- Tom'un sevgililer günü için bir randevusu vardı.
That textbook is out of date.
- O ders kitabı güncel değil.
What a beautiful sunset!
- Ne güzel bir günbatımı!
A warm, sunny day is ideal for a picnic.
- Ilık, güneşli bir gün piknik için idealdir.
I regret having been idle in my school days.
- Okul günlerimde aylak olduğum için pişmanım.
I'm worn out, because I've been standing all day.
- Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.
Güneşli olmasına rağmen, hava soğuktu.
- Güneşli olsa da hava soğuktu.
Güneş çıkmış olsa bile hava soğuktu.
- güneşin çıkmış olmasına rağmen, hava soğuktu.