Bird watching is a nice hobby.
- Kuş gözlemciliği güzel bir hobi.
Mother asked the babysitter to watch the children.
- Anne bebek-bakıcısından çocukları gözlemesini rica etti.
I'm observing wild birds.
- Ben yabani kuşları gözlemliyorum.
Tom was observing the sky with his telescope when he discovered a mysterious new object.
- Tom gizemli yeni bir nesne keşfettiğinde teleskobuyla gökyüzünü gözlemliyordu.
My mother looked at me with tears in her eyes.
- Annem gözlerinde yaşlarla bana baktı.
This song is so moving that it brings tears to my eyes.
- Bu şarkı o kadar acıklı ki gözlerimi yaşarttı.
He observed many types of creatures there.
- Orada bir sürü yaratık çeşidi gözlemledi.
He observed that it would probably rain.
- Muhtemelen yağmur yağacağını gözlemledi.
This is a time of year when people get together with family and friends to observe Passover and to celebrate Easter.
- Bu, Hamursuz bayramını gözlemlemek ve Paskalyayı kutlamak için insanların aileleri ve arkadaşlarıyla bir araya geldiği, yılın bir zamanıdır.
Tom likes to observe birds.
- Tom kuşları gözlemlemeyi sever.