I only got a glimpse of the car, so I can tell you it was blue, but not what sort it was.
I saw John at the library.
- Kütüphanede John'u gördüm.
I saw her somewhere two years ago.
- Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm.
Seeing that she was not excited at the news, she must have known it.
- O, habere heyecanlanmadığına göre, onu önceden biliyor olmalı.
I'm looking forward to seeing you this April.
- Bu nisanda seni görmeye can atıyorum.
I'm happy to see you.
- Seni gördüğüme mutluyum.
It seems to me that you are wrong.
- Bana öyle görünüyor ki sen hatalısın.
I turned off the TV because I had seen the movie before.
- Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.
I had never seen a panda until I went to China.
- Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim.
Their view of life may appear strange.
- Onları hayat görüşü acayip görünebilir.
His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
- Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.
He happened to catch sight of a rare butterfly.
- Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.
She stood astonished at the sight.
- Görünüşte şaşırmış gibi duruyordu.
I was much frightened at the sight.
- Ben görünce çok korktum.
Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
- Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.