görülme

listen to the pronunciation of görülme
Турецкий язык - Английский Язык

Определение görülme в Турецкий язык Английский Язык словарь

görülme sıklığı
(Tıp, İlaç) Incident (of AIDS etc.)
gör
saw

I saw my Twitter account suspended after a while. - Bir müddet sonra Twitter hesabımın askıya alındığını gördüm.

Yesterday I went to Denizli and I saw a rooster near the coop. - Dün ben Denizli'ye gittim ve kümesin yakınında bir horoz gördüm.

görülmek
be in sight
görülmek
be seen

The result remains to be seen. - Sonuç görülmek için kalır.

Tom didn't want to be seen with Mary. - Tom, Mary'yle görülmek istemiyordu.

görülmek
confer
görülmek
seen

The result remains to be seen. - Sonuç görülmek için kalır.

I don't want to be seen with him. - Onunla görülmek istemiyorum.

gör
{f} sighted
gör
{f} seeing

Seeing that she was not excited at the news, she must have known it. - O, habere heyecanlanmadığına göre, onu önceden biliyor olmalı.

I remember seeing you all somewhere. - Hepinizi bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.

gör
see

Mary decided never to see him any more. - Mary artık onu asla görmemeye karar verdi.

I'm happy to see you. - Seni gördüğüme mutluyum.

gör
{f} seen

I have not seen him lately. - Son zamanlarda onu görmedim

I've never seen such a wonderful sunset. - Böyle harika bir günbatımı hiç görmemiştim.

gör
{f} view

Their view of life may appear strange. - Onları hayat görüşü acayip görünebilir.

His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl. - Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.

gör
catch sight of

He happened to catch sight of a rare butterfly. - Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.

gör
{f} sight

Is there any end in sight to the deepening economic crisis? - Derinleşen ekonomik krizin görünürde bir sonu var mı?

She stood astonished at the sight. - Görünüşte şaşırmış gibi duruyordu.

gör
{f} viewing

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

görülmek
{f} occur
görülmek
to be seen, occur, be evident, appear
görülmek
to be taken care of, be handled
yerin görülme derecesi
(Havacılık) ground visibility
Турецкий язык - Турецкий язык
Görülmek işi
görülmek
Göz yardımıyla bir şey, bir varlık algılanmak, seçilmek
görülmek
Bir şeyin bulunduğu anlaşılmak, karşılaşılmak, rastlanmak: "Yıllarca görülmemiş bir dostu kucaklar gibi hemşiresini öptü."- P. Safa
görülmek
Bir şeyin bulunduğu anlaşılmak, karşılaşılmak, rastlanmak
görülmek
Gereken iş yapılmış olmak
görülme
Избранное