from throw, v

listen to the pronunciation of from throw, v
Английский Язык - Турецкий язык

Определение from throw, v в Английский Язык Турецкий язык словарь

throwing
atma

Bazı insanlar taş atmaya başladılar. - Some people started throwing rocks.

Tom eski video kaset çalarını atmak yerine satmaya çalıştı fakat hiç kimse onu almadı bu yüzden sonunda onu attı. - Tom tried to sell his old VCR instead of throwing it away, but no one would buy it, so he ended up throwing it away.

thrown
atılmak

Hükümet aslında skandalı örtbas etmede başarılı oluncaya kadar hâlâ kaç tane duman bombası atılmak zorunda? - How many smoke bombs still have to be thrown until the government actually succeeds in covering up the scandal?

thrown
atılan
thrown
tuşa gelmek
thrown
atılmış
thrown
{f} at
thrown
bükülmüş
throwing
fırlatma

Soğukkanlılığını kaybetti ve eşyaları fırlatmaya başladı. - He lost his cool and started throwing things.

Tom bıçak fırlatmada bir uzmandır. - Tom is an expert at throwing knives.

thrown
bükülmüş (ipek)
thrown
fırlatılmış
Английский Язык - Английский Язык
thrown
throwing
from throw, v
Избранное