freisetzung

listen to the pronunciation of freisetzung
Немецкий Язык - Турецкий язык
serbest bırakmak
Английский Язык - Турецкий язык

Определение freisetzung в Английский Язык Турецкий язык словарь

liberation
azat etme
liberation
serbest kalma
liberation
kurtarma
liberation
kurtuluş

Cinsel kurtuluşun tamamen yanlış anlaşıldığına inanıyorum. Porno seksi öldürüyor. - I believe that sexual liberation has been thoroughly misunderstood. Porno kills sex.

O, Kadın Kurtuluş Hareketinde bir eylemciydi. - She was an activist in the Women's Liberation Movement.

liberation
serbest bırakılma
liberation
(Sosyoloji, Toplumbilim) özgürleşme
liberation
(Sosyoloji, Toplumbilim) özgürleşim
liberation
{i} açığa çıkma
liberation
{i} azat
liberation
{i} kurtuluş, özgürlük
liberation
{i} serbest bırakma