Ormanda yalnız başına yaşadı.
- He lived alone in the forest.
Bizim yapay adamız, henüz çok iyi ormanlık alan değil.
- Our artificial island isn't very well forested yet.
Bir grup yağmur ormanlarını korumak için bir kampanya başlattı.
- A group started a campaign to preserve rain forests.
Brezilya, dünyadaki yağmur ormanlarının üçte birine sahiptir.
- Brazil has one-third of the world's rain forests.
Forest of criticism.
... During that time, the first hardwood forests appear. ...
... To keep our forges burning, we began cutting down our forests. ...