fordernd

listen to the pronunciation of fordernd
Немецкий Язык - Турецкий язык
talep
Английский Язык - Турецкий язык

Определение fordernd в Английский Язык Турецкий язык словарь

asking
{i} isteme

Benden içecek istemekten vazgeç! Git onu kendin al. - Stop asking me for a drink! Go get it yourself.

Ondan yardım istemenin faydası yok. - It's no use asking him for help.

asking
{i} sorma

John sormadan birkaç adet pastayı kendisi aldı. - John helped himself to several pieces of pie without asking.

Öğrenciler sorular sormaya başladığında sınıfa henüz girmiştim. - As soon as I entered the class, the students started asking questions.

asking
{f} sor

Öğrenciler sorular sormaya başladığında sınıfa henüz girmiştim. - As soon as I entered the class, the students started asking questions.

Sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladı. - I had scarcely entered the class before the students started asking questions.

commanding
{f} komuta et
commanding
nüfuzlu
commanding
yetkili
commanding
{i} komuta ediş
commanding
hâkim olan
asking
(isim) isteme
commanding
kazan/gör/yönet
commanding
hükmetme
commanding
{s} etkili
commanding
{s} emreden
commanding
{s} hakim
commanding
(sıfat) emreden; hükmeden, hakim; saygın, etkili; mükemmel, birinci sınıf
commanding
{s} hükmeden
commanding
otoriter/kumanda eden
commanding
{s} mükemmel
commanding
{s} saygın
Немецкий Язык - Английский Язык