O, bir süre Londra'da kaldı. - He stayed in London for a time.
O, bir süre Londra'da kaldı.
He stayed in London for a time.
O, bir süre burada yaşadı. - He lived here for a time.
O, bir süre burada yaşadı.
He lived here for a time.
... We're going to run out of time. ...
... often programmed into us by the time we're six. ...