Mağaza temelli olarak kapalı. O tasfiye oldu.
- The store is closed for good. It's been liquidated.
Japonya'dan temelli olarak ayrılmıyorsun, değil mi?
- You aren't leaving Japan for good, are you?
Dükkân sürekli olarak kapandı.
- The store closed down for good.
Tom sürekli olarak Japonya'da yaşamaya niyetleniyor.
- Tom intends to live in Japan for good.
Bu olayı sonsuza kadar hatırlayacağım.
- I'll remember this incident for good.
O, sonsuza kadar elveda dedi.
- He said good-bye for good.
Mağaza tasfiye edildi. O temelli olarak kapalı.
- The store has been liquidated. It's closed for good.
Mağaza temelli olarak kapalı. O tasfiye oldu.
- The store is closed for good. It's been liquidated.
Jane, geri dönmemek üzere Japonya'yı terk etti mi?
- Has Jane left Japan for good?
Belki Tom Mary'nin geri dönmemek üzere onu terk ettiği olasılığını göz önünde bulundurmalı.
- Maybe Tom should consider the possibility that Mary has left him for good.
O sonsuza dek Japonya'ya terk etti.
- He left Japan for good.
A bad haircut is no fun, but at least you're not stuck with it for good, only until it grows out.
... But you make a very good point, which is that the ' the place you put your money makes ...
... They're that good. ...