I like to read with background music.
- Fon müziği ile okumayı severim.
Music that doesn't transmit feelings, images, thoughts, or memories is just background noise.
- Hisleri, görüntüleri, düşünceleri ya da anıları iletmeyen müzik sadece arka fon gürültüsüdür.
They are short of funds.
- Onların fonları bitti.
He's good at fund raising.
- O, fon sağlamada iyidir.
My earliest thoughts were about phonetics.
- En eski düşüncelerim fonetik hakkındaydı.
A text in Esperanto is written phonetically using an alphabet of 28 letters.
- Esperanto bir metin, fonetik olarak 28 harfli bir alfabe kullanılarak yazılır.
Tom is concerned about funding.
- Tom fonlama hakkında endişeli.
The funding could be inadequate.
- Fonlama yetersiz olabilir.