1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı.
- Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.
Wilhelm Friedrich Radloff, Türk halklarının tarihini ve folklorunu inceleyen ünlü Alman bilim adamıdır ve Tatar halk dastanlarının ilk koleksiyonunu derlemiştir.
- Wilhelm Friedrich Radloff is the famous German scientist who have studied the history and folklore of Turkic peoples and compiled the first collection of Tatar folk dastans.
Afrika folklorü çok ilginçtir.
- African folklore is very interesting.
Ben hemen döneceğim, millet.
- I'll be right back, folks.
Burada görülecek hiçbir şey yok, millet. Devam edin.
- Nothing to see here, folks. Move along.
Siz insanlarla çalışmak bir zevkti.
- It was a pleasure working with you folks.
Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır.
- In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.
1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
Halk müziğinden hoşlanırdım.
- I used to like folk music.
O birçok halk oyunu biliyor.
- He knows many folk dances.
1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
İrlanda halk müziğiyle çok ilgileniyorum.
- I'm very interested in Irish folk music.
Birçok türküler toplumsal problemler hakkındaydı.
- Many folk songs were about social problems.
Biz bu birçok türküyü her zaman bir gecede söylemeyiz.
- We don't always sing this many folk songs in one night.
O birçok halk dansını bilir.
- She knows many folk dances.
Tom'un arkadaşları nerede?
- Where are Tom's folks?
Siz arkadaşların bir şeye ihtiyacı var mı?
- Do you folks need anything?
Eminim ki halkın seni özlüyordur.
- I'm sure your folks miss you.
Senin ev halkı nerede yaşıyor?
- Where do your folks live?
Senin ev halkı nerede yaşıyor?
- Where do your folks live?
Burada görülecek hiçbir şey yok, millet. Devam edin.
- Nothing to see here, folks. Move along.
Size yardım edebilir miyim millet?
- Can I help you folks?
Bu insanlara bazı içecekler alın.
- Get these folks some drinks.
Siz insanlarla çalışmak bir zevkti.
- It was a pleasure working with you folks.
I like traditional folk music.
Bu yıl Noel için yakınlara gidiyoruz.
- We're going to my folks for Christmas this year.
It may be true, as Fred Robinson, a senior researcher at Newcastle University said, Many people view Mrs. Thatcher as a kind of folk devil..
Convicted killer Devin Moore is considered a folk hero by the disillusioned youth and the gaming populace.
Lots of folks like to travel during the holidays.
My folks visit us at Christmas.
Tom used to be a country music singer.
- Tom Amerikan folk müziği şarkıcısıydı.
A lot of people around here like country music.
- Bu civarda bir sürü insan Amerikan folk müziğini sever.
... folk art museum tropical music but but i wanted to do about twenty two ...