Daha önce, bölge için taşkınlar kaderdi.
- Previously, floods were fate for the region.
İnsan su baskınları ve yangınlar gibi felaketlerden korkar.
- Man fears disasters such as floods and fires.
Ağır yağışların bir sonucu olarak sel baskınları meydana geldi.
- There were floods as a result of the heavy rain.
Seller, şiddetli rüzgar fırtınaları, kuraklıklar, öldürücü donlar ve hava kirliliği sorunları hepsi,ara sıra, modern toplumu etkilenmiştir.
- Floods, violent wind storms, droughts, killing frosts, and the problems of air pollution have all, on occasion, influenced modern society.
Seller Almanya'nın bir kısmını harap etti.
- Floods have ravaged parts of Germany.
Ben atalarımın kim olduğunu bilmiyorum. Bizim evraklar Nuh Tufanı sırasında kayboldu.
- I don't know who my ancestors are. Our papers got lost during the Flood.
Su baskını mahsülleri mahvetti.
- The flood ruined the crops.
Bu yolda trafik su baskınından dolayı kesintiye uğradı.
- Traffic on this road has been disrupted due to flooding.
Sel alçalmaya başladı.
- The flood began to subside.
Okullar sel nedeniyle tatil edildi.
- Classes have been suspended due to floods.
Taşkın sularının kasabayı sarması öngörülüyor.
- The flood waters are predicted to engulf the town.
Daha önce, bölge için taşkınlar kaderdi.
- Previously, floods were fate for the region.
Nehir kendi kıyılarını aştı ve çevresindeki alanları sel bastı.
- The river overflowed its banks and flooded the fields around it.
O nehir her yıl taşar.
- That river floods every year.
Şiddetli yağmurun ardından büyük bir sel baskını oldu.
- In the wake of the heavy rain, there was a major flood.
Bir Florida şehri sokaklardaki tuzlu suyu emmek için vakum hortumları ile donatılmış tanker kamyonları göndererek düzenli gelgit sel baskınına karşılık veriyor.
- A Florida city is responding to regular tidal flooding by sending out tanker trucks equipped with vacuum hoses to suck saltwater off the streets.
Irmaklar yoğun yağış yüzünden taştı.
- The rivers were flooded by the heavy rain.
Eski güzel günlerin hatıraları sel gibi peş peşe geldi.
- Memories of the good old days came flooding back one after another.
Tom'un tavernası da bir teslimat hizmeti sunmaya başladığından beri taverna telefon görüşmeleriyle dolup taşıyor.
- Since Tom's Tavern has started offering a delivery service too, it has been flooded with phone calls.
Her İlkbaharda nehir burada taşar.
- Every spring the river floods here.
Deniz seviyesinin altında olan toprakları su basacak. Bu, insanların evsiz kalması ve ürünlerinin tuzlu su tarafından tahrip edileceği anlamına gelir.
- Low-lying lands will flood. This means that people will be left homeless and their crops will be destroyed by the salt water.
... and coastal cities dealing with floods that's why I directed my administration ...