flapdoodle

listen to the pronunciation of flapdoodle
Английский Язык - Турецкий язык
boş laf
saçmalık
zırva
argo saçmalık
nonsense
{i} saçmalık

Bu tür saçmalık için vaktim yok. - I don't have time for this kind of nonsense.

Saçmalıklarından bıktım. - I am fed up with your nonsense.

nonsense
anlamsız

Tom anlamsız konuşuyordu. - Tom was talking nonsense.

Ona uğraşmak anlamsız. - It's nonsense to try that.

nonsense
{i} saçma

Bu saçmalığın dik alası. - That's absolute nonsense.

Onu dinleme, o saçma sapan konuşuyor. - Don't listen to him, he's talking nonsense.

nonsense
abuk sabuk
nonsense
(isim) saçma, saçmalık, safsata, zırva, fasa fiso
nonsense
manasız
nonsense
boş laf
nonsense
havagazı
nonsense
kuru gürültü
nonsense
aptalca davranış
nonsense
anlamsız söz
nonsense
fasafiso
nonsense
{i} zırva
nonsense
abes
nonsense
{i} fasa fiso
nonsense
ipe sapa gelmez
nonsense
saçma sapan

Onu dinleme, o saçma sapan konuşuyor. - Don't listen to him, he's talking nonsense.

O saçma sapan konuşuyordu. - He was talking nonsense.

Английский Язык - Английский Язык
Speakers and writers of nonsense
nonsense

It is not worth falling into dispute over such a flapdoodle of a vestimentary matter.

{i} (Slang) nonsense; bosh
flapdoodle

    Расстановка переносов

    flap·doo·dle

    Произношение

    Этимология

    [ 'flap-"dü-d& ] (noun.) 1878. origin unknown.
Избранное