first, original; primeval, initial; principal, main, prime; basic, fundamental

listen to the pronunciation of first, original; primeval, initial; principal, main, prime; basic, fundamental
Английский Язык - Турецкий язык

Определение first, original; primeval, initial; principal, main, prime; basic, fundamental в Английский Язык Турецкий язык словарь

primary
{s} başlıca

Gösteri Stokçular Amerika'da koltuk psikolojinin başlıca nedenlerinden biridir. - The show Hoarders is one of the primary causes of armchair psychology in America.

primary
{s} birincil

Güvenlik birincil sorundur. - Safety is the primary concern.

Teleskopların birincil ve ikincil aynası vardır. - Telescopes have a primary and a secondary mirror.

primary
{s} ana

Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir. - The primary cause of his failure is laziness.

On iki rengin bir toplamı için üç ana renk ve dokuz ikinci derecede renk vardır. - There are three primary colours and nine secondary colours for a total of twelve colours.

primary
öncelikli

Benim öncelikli ilgim sizin güvenliğinizdir. - My primary concern is your safety.

Nereye gideceğim ve ne göreceğim benim öncelikli ilgilerim. - Where to go and what to see were my primary concerns.

primary
(sıfat) ilk, birinci, baş, başlıca, ana, temel, en başta gelen, birinci derecede, birincil
primary
asıl
primary
ilksel
primary
(Denizbilim) ilkil
primary
baş

Gösteri Stokçular Amerika'da koltuk psikolojinin başlıca nedenlerinden biridir. - The show Hoarders is one of the primary causes of armchair psychology in America.

Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir. - The primary cause of his failure is laziness.

primary
(İnşaat) ilk, birinci
primary
{s} en önemli, başlıca; temel, ana, asıl: primary problem en
primary
{s} temel

Üniversitedeyken temel odağın neydi? - What was your primary focus while you were in college?

Elektronik haber medya temel bilgi kaynağımızdır. - Electronic news media is our primary source of information.

primary
{i} ana renk

On iki rengin bir toplamı için üç ana renk ve dokuz ikinci derecede renk vardır. - There are three primary colours and nine secondary colours for a total of twelve colours.

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

primary
primer
primary
{s} birinci

Teleskopların birincil ve ikincil aynası vardır. - Telescopes have a primary and a secondary mirror.

Birincil doktorun kim? - Who's your primary physician?

primary
{i} uçucu kanat tüyü
primary
{s} birinci derecede
Английский Язык - Английский Язык
{s} primary
first, original; primeval, initial; principal, main, prime; basic, fundamental

    Расстановка переносов

    first, original; primeval, initial; principal, main, prime; basic, fun·da·men·tal

    Произношение

Избранное