Sami yerel donanım mağazasını işletiyordu.
- Sami ran the local hardware store.
O donanımla ilgilenir.
- He deals in hardware.
Hırdavatçı dükkanı parkın yanındadır.
- The hardware store is near the park.
Tom biraz çivi almak için hırdavatçı dükkanına gitti.
- Tom went to the hardware store to buy some nails.
ABD'de ateşli silah satışı üzerine birkaç yasal sınırlama vardır.
- There are few legal constraints on the sale of firearms in the U.S.
Dan bir ateşli silah uzmanıdır.
- Dan is a firearms expert.
Dan bir ateşli silah uzmanıdır.
- Dan is a firearms expert.
Silahlarınızı teslim edin.
- Hand over your firearms.
Manuel ateşli silahın 14. yüzyılda ortaya çıktığı düşünülmektedir.
- It is thought that manual firearms appeared in the 14th century.
ABD'de ateşli silah satışı üzerine birkaç yasal sınırlama vardır.
- There are few legal constraints on the sale of firearms in the U.S.
Onlar onu bir hırdavat dükkanında sattı.
- They sell that at a hardware store.
Buraya çok uzak olmayan bir hırdavatçı var.
- There is a hardware store not far from here.
Tom bir çekiç daha ve bir miktar çivi almak için nalbura gitti.
- Tom went to the hardware store to buy another hammer and some nails.