Buna karşın haklıydı.
- He was right after all.
O, buna karşın geçmedi.
- He didn't pass after all.
Jane yine de onu almadı.
- Jane didn't buy it after all.
Kim bilir, belki Boston'daki noel yine de o kadar da kötü olmayacaktır.
- Who knows, maybe Christmas in Boston won't be so bad after all.
Nihayet bebeğin bir kız olduğu ortaya çıktı.
- The baby turned out to be a girl after all.
Nihayet yardımına ihtiyacımız olacak.
- We're going to need your help after all.
Sonuç olarak o gelmedi.
- After all she did not come.
Sonuç olarak, Tom senin babandı.
- After all, Tom was your father.
Nihayetinde o bir çocuk.
- She is a child after all.