Bir erkek timsah bir dişi köpeği yedi.
- A male crocodile ate a female dog.
Ne Musevi, ne de musevi olmayan, ne köle ne de özgür vardır, ne erkek ne de dişi vardır, zira Mesih İsa'da hepiniz birsiniz.
- There is neither Jew nor Gentile, neither slave nor free, nor is there male and female, for you are all one in Christ Jesus.
O ilk Japon kadın astronot olacak.
- She will be the first female Japanese astronaut.
O kadın arkadaşlık istedi.
- He wanted female companionship.
Erkek arkadaşımın bir sürü bayan arkadaşı var.
- My boyfriend has a lot of female friends.
Çinli bayan arkadaşlarımın onları disipline sokmamdan hoşlandıklarını biliyorum.
- I know that my Chinese female friends enjoy my disciplining them.
Sıcak havalarda sadece erkek yavru doğuran timsahın da doğuracak dişiler olmayacağı için nesli tükenebilir.
- The crocodile, which produces only male young in hotter weather, might die out too because there will be no females to breed.
Tavus kuşunun güzel kuyruğu dişilerin ilgisini çekmeye yardım eder.
- The peacock's beautiful tail helps it attract females.
Tom'un çok sayıda kız arkadaşı var.
- Tom has a lot female friends.
O kız öğrenci Amerikalıdır.
- That female student is American.
My little woman, said her husband dubiously, are you quite sure you're better? Or are you, Sophia, about to break out in a fresh direction?.
... FEMALE SPEAKER: Why are you special in the sports world? ...
... FEMALE VOICE: The drive from your location to Santa Cruz ...