faszinieren

listen to the pronunciation of faszinieren
Немецкий Язык - Турецкий язык
teshirde
Английский Язык - Турецкий язык

Определение faszinieren в Английский Язык Турецкий язык словарь

fascinate
{f} hayran bırakmak
fascinate
{f} cezbetmek
fascinate
{f} (birinin) ilgisini/merakını çok çekmek
fascinate
büyüleyici
fascinate
büyüle

Onun güzelliği tarafından büyülendim. - I was fascinated by her beauty.

Tom ve Mary Japon çizgi filmi tarafından büyülendi. - Tom and Mary are fascinated by Japanese anime.

fascinate
{f} hipnotize etmek
fascinate
ilgisini çok çekmek
fascinate
merakını çok çekmek
fascinate
aklını almak
fascinate
etkilemek
fascinate
büyülemek