Hemen hemen hiç kahvaltı etmem.
- I almost never eat breakfast.
Hemen hemen hiç hatalı değilim.
- I'm almost never wrong.
Tom hemen hemen hiç radyo dinlemez.
- Tom hardly ever listens to the radio.
10:00 sonra Tom hemen hemen hiç çalışmaz.
- Tom hardly ever studies after 10:00 p.m.