Onlar bir günah keçisi arıyorlar.
- They're looking for a scapegoat.
Onlara basbayağı bir günah keçisi lazım.
- They simply need a scapegoat.
O her zaman günah keçisi.
- He's always the scapegoat.
Neden ben onların tek şikayet ettiğiyim?Onlar sadece benim üzerimden örnek veriyor ve beni günah keçisi olarak kullanıyorlar.
- Why am I the only one they complain of? They're just making an example out of me and using me as a scapegoat.