İngilizce Q, W ve X harfleri bulunmaktadır.
- The letters q, w and x exist in English.
Tom hayaletlerin var olduğuna inanmıyor.
- Tom doesn't believe that ghosts exist.
Hayaletlerin var olduğunu düşünüyorum.
- I think that ghosts exist.
Bu dünyada erkekler zengin olmak için değil, mutlu olmak için var olurlar.
- Men do not exist in this world to become rich, but to become happy.
Bazı Batılılar ruhlarının var olduğuna ve sonsuz yaşama sahip olduklarına artık inanmıyorlar.
- Some Westerners no longer believe that their soul exists and that they have eternal life.
Eğer alkol olmasa, hiç birimiz yaşamayız.
- If it wasn't for alcohol, none of us would exist.
Apotik veya “gece yarısı” bölgesi 1.000 metrenin altındaki derinliklerde bulunur. Güneş ışığı bu derinliklere nüfuz etmez ve bölge karanlıkta kalır.
- The aphotic, or “midnight,” zone exists in depths below 1,000 meters. Sunlight does not penetrate to these depths and the zone is bathed in darkness.
Cennet ve cehennem sadece insanın kalbinde bulunur.
- Heaven and hell exist only in the human heart.
Kıt kanaat yaşamaktan usandım.
- I'm sick of this hand-to-mouth existence.
Sivrisinekler varoluşumun felaketidir.
- Mosquitoes are the bane of my existence.
Tanrı kavramı, varoluşumuz hakkındaki bilgisizliğimizi bastırmak için kurulmuş bir hayaldir.
- The concept of God is a fantasy, created to placate our ignorance about our own existence.
Mevcut sisteme inançlarını kaybettiler.
- They lost faith in the existing system.
Mevcut kiracıları birikmiş kira borcunu ödemedikleri için mahkemeye vererek tahliye etti.
- He evicted the existing tenants by taking them to court for non-payment of back rent.
O, başka bir varlık düzleminde yaşıyor.
- She lives on another plane of existence.
Var olan müşterileri korumak, yenilerini bulmak kadar önemlidir.
- Keeping existing clients is just as important as finding new ones.
Sonsuzluk vardır. Burada var...
- Eternity exists. It exists here...
Tüketici elektroniği denen üreticiler arasında acımasız bir rekabet vardır.
- Among the manufacturers of so-called consumer electronics, there exists ruthless cut-throat competition.
1989 yılında, son derece ünlü Eyfel Kulesi var oluşunun yüz yılını kutladı.
- In 1989, the extremely famous Eiffel Tower celebrated its one hundred years of existence.
Malezya 1957'de oluştu.
- Malaysia came into existence in 1957.
Bir romanın varlığının tek nedeni hayatı temsil etmek için girişimde bulunmasıdır.
- The only reason for the existence of a novel is that it does attempt to represent life.
Bir ulusun hayatı tehlikede değilse, savaş cinayettir.
- Unless a nation's existence is in peril, war is murder.
Tom varoluşsal bir kriz geçiriyor.
- Tom is having an existential crisis.
Evren hakkında düşünmek bende her zaman varoluşsal bir kriz yaratır.
- Thinking about the universe always gives me an existential crisis.
Tanrı var ama şifreyi unutmuş.
- God exists, but he forgot the password.
Allah'ın var olduğuna inanmıyorum.
- I do not believe that God exists.
1989 yılında, son derece ünlü Eyfel Kulesi var oluşunun yüz yılını kutladı.
- In 1989, the extremely famous Eiffel Tower celebrated its one hundred years of existence.
Hayalet varlığı ölümden sonra yaşamın olduğunu kanıtlamaz. Başka bir boyutun unsurları olabilir.
- Ghost existence does not prove that there's life after death. They can be elements of another dimension.
Kıt kanaat yaşamaktan usandım.
- I'm sick of this hand-to-mouth existence.
Var olan müşterileri korumak, yenilerini bulmak kadar önemlidir.
- Keeping existing clients is just as important as finding new ones.
... do exist, the United States must maintain a credible deterrent for ourselves and for ...
... It may be that since these things already exist in this regulatory regime where they ...