Yakında kendinizi arkadaşsız bulacaksınız.
- Soon you will find yourself friendless.
Herkes gittikten sonra, o arkadaşsız kaldı.
- After everyone left, he remained, friendless.
Bir serseri olmak istemiyorum.
- I don't want to be an outcast.
O insanlar arasında kendimi bir serseri gibi hissettim.
- I felt like an outcast among those people.
Hem Tom hem de Mary kendilerini kimsesiz gibi hissettiler.
- Tom and Mary both felt like outcasts.