Tom Mary'nin eski kocasıdır.
- Tom is Mary's ex-husband.
Tom Mary'nin eski erkek arkadaşı.
- Tom is Mary's ex-boyfriend.
Yurt dışında seyahat söz konusu değil.
- Traveling abroad is out of the question.
Onun kulağının dışında büyüyen çirkin tüyleri var.
- He has unsightly hairs growing out of his ears.
Sizi oradan çıkaracağız.
- We're going to get you out of there.
Sizin fikirleriniz tamamen çağ dışıdır.
- Your ideas are all out of date.
Ben buranın dışına çıkmayı deniyorum.
- I'm trying to get out of here.
Bu makine bozuk. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.
- This machine is out of order. Please try again later.
Tom onu bir adalet duygusundan yoksun olarak yaptı.
- Tom did it out of a sense of justice.
Umutsuzluktan dolayı o plana vardık fakat kitap iyi sattı.
- We arrived at that plan out of pure desperation, but the book sold well.
Karısı zorunluluktan dolayı işe başlamıştır.
- His wife has started to work out of necessity.
Şimdi birkaç aydır yeni gelişmeler hakkında bilgim yok.
- I've been out of touch with things for several months now.
Yataktan çıkmadan önce günün geriye kalanında ne yapacağım hakkında düşünerek biraz zaman harcarım.
- Before I get out of bed, I spend a little time thinking about what I'll be doing the rest of the day.
Tom bu ayın sonunda kasabanın dışına taşınıyor.
- Tom is moving out of town at the end of this month.
O, evin dışına giderken görüldü.
- He was seen going out of the house.
Tavan arasından dışarı çıkma.
- Don't come out of the attic.
ex-wife.
extract, expel, except, expression, etc.
ex-directory.