evlenelim

listen to the pronunciation of evlenelim
Турецкий язык - Английский Язык

Определение evlenelim в Турецкий язык Английский Язык словарь

evlen
marry

If only she would marry me. - Keşke benimle evlense.

People under 18 cannot marry. - 18 yaşından küçükler evlenemez.

evlen
{f} wedding

How are your wedding plans coming? - Evlenme planlarınız nasıl geliyor?

Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets. - Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.

evlen
get married

Really? I thought she'd be the last person to get married. - Gerçekten mi? Onun evlenecek son kişi olduğunu düşünüyordum.

I called you, on the one hand to invite you out to eat, and on the other to tell you my son is going to get married. - Bir taraftan seni yemeğe davet etmek için, diğer taraftan sana oğlumun evleneceğini söylemek için seni aradım.

evlen
{f} wedded
evlen
got married
evlen
{f} wed

Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets. - Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.

How are your wedding plans coming? - Evlenme planlarınız nasıl geliyor?

evlen
{f} married

He married a Canadian girl. - O, Kanadalı bir kızla evlendi.

They married on Christmas Eve. - Onlar Noel Yortusu'nda evlendiler.

evlenelim
Избранное