Siz insanları anlamıyorum.
- I don't see your point.
Merhaba, siz Bay Ogawa mısınız?
- Hello, are you Mr Ogawa?
Seni anlamak gerçekten çok zor.
- Understanding you is really very hard.
Artık seni sevmiyorum.
- I don't love you anymore.
Sana satranç oynamayı öğreteceğim.
- I will teach you to play chess.
Sana küçük bir şey getirdim.
- I've brought you a little something.
Sizin hangi tür şarabınız var?
- What kind of wine do you have?
Bu otobüs sizi müzeye götürecek.
- This bus will take you to the museum.
Artık seni sevmiyorum.
- I no longer love you.
Artık seni sevmiyorum.
- I don't like you anymore.
Ben size yardımcı olmaktan mutlu olurum.
- I will be glad to help you.
Size kuralları ihlal etmek için izin verilmez.
- You are not allowed to violate the rules.
Hepiniz kendinizden utanmalısınız.
- You should all be ashamed of yourselves.
Siz ikiniz kendinizden utanmalısınız.
- You two should be ashamed of yourselves.
I'll miss you very much if you go.
- Ich werde euch sehr vermissen, wenn ihr geht.
I will show you some pictures.
- Ich werde euch ein paar Bilder zeigen.