He has engaged in religious activity since then.
- O zamandan beri dini etkinliklerle uğraşıyor.
I have no time to engage in political activity.
- Siyasal etkinlikte bulunmak için zamanım yok.
Which events have you entered for ?.
The event was very well planned.
- Etkinlik çok iyi planlandı.
You don't need to get all dressed up. It's an informal event.
- Resmi giymene gerek yok. Bu gayri resmi bir etkinlik.
You have to be active.
- Etkin olmak zorundasın.
He is active although he is very old.
- O çok yaşlı olmasına rağmen etkindir.
The Japanese telephone system is highly efficient.
- japon telefon sistemi hayli etkindir.
Do you take part in any community activities?
- Toplumsal etkinliklere katılır mısın?
There were all sorts of group activities.
- Her türlü grup etkinlikleri vardı.
Somehow I accidently activated it.
- Bir şekilde onu kazayla etkinleştirdim.
She activated the account.
- O, hesabı etkin hale getirdi.
He could not take effective measures.
- O etkin önlemler alamadı.
Many fear that cuts in the defense budget will undermine the military's effectiveness.
- Birçokları, savunma bütçesindeki kesintilerin ordunun etkinliğini baltalayacağından korkuyorlar.