entlastet

listen to the pronunciation of entlastet
Немецкий Язык - Турецкий язык
rahatladım
Английский Язык - Турецкий язык

Определение entlastet в Английский Язык Турецкий язык словарь

lightened
ışıklı
released
(Askeri) müsaade edilmiş
released
taburcu olmak
released
serbest bırakılmış

Rehineler yarın serbest bırakılmış olacak. - The hostages will be released tomorrow.

released
açığa çıkan
released
çıkmak
releases
(Bilgisayar) serbest bırakılan
released
{f} serbest bırak

Teröristler rehineleri serbest bıraktı. - The terrorists released the hostages.

Tutuklu erkenden serbest bırakılmasını istedi. - The prisoner asked to be released early.

released
(Bilgisayar) bırakıldı

Tom geçen ay cezaevinden serbest bırakıldı. - Tom was released from prison last month.

Mary yıllarca Tom'un hapisaneden çıkmasını bekledi ve sonunda o serbest bırakıldığında çok mutlu oldu. - Mary waited years for Tom to get out of prison and was very happy when he finally got released.

cleared
açıklayış
lightens
aydınlatan
released
MÜSAADE EDİLMİŞ: Hava savunmada, görevlerinden ve hazır olma durumundan çıkarılmış silah ve personel, serbest bırakılınca, kendilerine hazırlık durumuna tekrar geçecekleri bir zaman verilir