enough, adequate

listen to the pronunciation of enough, adequate
Английский Язык - Турецкий язык

Определение enough, adequate в Английский Язык Турецкий язык словарь

sufficient
yeterli

Dikkatli ve çalışkan olmak gereklidir, fakat bu kursu geçmek için yeterli değildir. - Being careful and diligent is necessary, but not sufficient for passing this course.

Benim akıcılığım birçok durum için yeterlidir, fakat genellikle çelişkili durumlarımı ifade etmek için değil. - My fluency is sufficient for many situations, but not for expressing my — often contradictory — emotions.

sufficient
(Nükleer Bilimler) yeter

Ancak Japonya hâlâ diğer ülkeler tarafından yeterince anlaşılamamıştır, ve Japonlar, aynı şekilde, yabancıları anlamayı zor bulmuştur. - Yet Japan is still not sufficiently understood by other countries, and the Japanese, likewise, find foreigners difficult to understand.

Tom Mary'ye yeterince teşekkür etmedi. - Tom didn't thank Mary sufficiently.

sufficient
münasip
sufficient
{s} yeterli, kâfi
sufficient
sufficientlykâfi derecede
sufficient
(sıfat) yeterli, kâfi, yeter, nitelikli, elverişli
sufficient
{s} nitelikli
sufficient
yeterli kalite
Английский Язык - Английский Язык
{s} sufficient
enough, adequate
Избранное