engaged, affected, troubled

listen to the pronunciation of engaged, affected, troubled
Английский Язык - Турецкий язык

Определение engaged, affected, troubled в Английский Язык Турецкий язык словарь

concerned
endişeli

Tom hakkında endişeliyim. - I'm concerned about Tom.

Ne hakkında endişelisin? - What are you concerned about?

concerned
{s} ilgili

O, babasının rahatsızlığı ile ilgili endişe duymaktadır. - He is concerned about his father's illness.

Tom'la ilgili endişeliyim. - I've been concerned about Tom.

concerned
{s} ilgilenen
concerned
alâkalı
concerned
ilişki
concerned
merak etmek
concerned
ilgili/kaygılı
concerned
ilişkili
concerned
be concerned for veya about endişe duymak
concerned
{f} ilgilen

Bu kitap en çok pasif içiciliğin etkileriyle ilgilenmektedir. - This book is chiefly concerned with the effects of secondhand smoking.

Onlar da proje ile ilgileniyorlar. - They are concerned with the project also.

concerned
x kaygılandır/ilgilendir
concerned
kaygılı

Tom kendi güvenliği için kaygılıdır. - Tom is concerned for his safety.

Herkes kaygılı ve endişeli. - Everyone is concerned and worried.

concerned
{s} endişeli, düşünceli
concerned
{s} meşgul
concerned
{s} ilgili, alakalı
Английский Язык - Английский Язык
{a} concerned