She is singing the latest popular songs.
- En son popüler şarkıları seslendiriyor.
His motorcycle is the latest model.
- Onun motosikleti en son model.
The last time I went to China, I visited Shanghai.
- Çin'e gittiğim en son zaman, Şangay'ı ziyaret ettim.
At last, he realized his error.
- En sonunda hatasını anladı.
This dictionary isn't the most recent version.
- Bu sözlük en son sürüm değil.
When was your most recent dental appointment?
- En son diş randevun ne zamandı?
She follows all the latest trends in fashion.
- O modadaki bütün en son trendleri izler.
She is singing the latest popular songs.
- En son popüler şarkıları seslendiriyor.
This is the very last thing I can do for you.
- Bu senin için yapabileceğim en son şeydir.
Tom finally talked Mary into buying a new computer.
- Tom en sonunda Mary'yi yeni bir bilgisayar alması için ikna etti.
Tom finally agreed to let Mary in on the secret.
- Tom en sonunda Meryem'e sırrı vermeyi kabul etti.