emin olmayan

listen to the pronunciation of emin olmayan
Турецкий язык - Английский Язык
unsafe
unsure

A sure friend is seen in an unsure matter. - Bir emin arkadaş emin olmayan bir meselede görünür.

uncertain
unconvinced
emin ol
you bet
emin ol
be advised
emin ol
made sure of
emin ol
make sure

One day your life will flash before your eyes. Make sure it's worth watching. - Bir gün hayatın gözlerinin önünde hızla akıp gidecektir. Emin ol, izlemeye değer.

You should make sure of it before you go. - Gitmeden önce ondan emin olmalısınız.

emin ol
make sure of

Before that, we had better make sure of the fact. - Ondan önce, gerçekten emin olsak iyi olur.

I'd like to make sure of the time. - Ben zamandan emin olmak istiyorum.

emin ol
be sure

Please be sure to sign and seal the form. - Formu imzaladığınızdan ve mühürlediğinizden emin olun.

How can you be sure your girlfriend isn't faking her orgasms? - Kız arkadaşının orgazm takliti yapmadığından nasıl emin olabilirsin?

emin ol
ensure
emin ol
Believe me
emin olmayan
Избранное