Elektrikli arp çalarken, o elektrik çarpmasından öldü.
- He was electrocuted while playing the electric harp.
Elektrikli ısıtıcımızla ilgili doğru gitmeyen bir şey var.
- Something is wrong with our electric heater.
Elektrikli ısıtıcımız iyi çalışmıyor.
- Our electric heater does not work well.
Isı odanın her tarafına elektrik sobasıyla yayıldı.
- Heat was spread throughout the room by the electric stove.
Kardeşim bir elektrogitar aldı.
- My brother bought an electric guitar.
Benim bir elektro gitarım var.
- I own an electric guitar.
Şimşek, elektriksel bir olaydır.
- Lightning is an electrical phenomenon.