Elektrikli ev aletleri ev işini daha kolay yaptı.
- Electrical appliances have made housework easier.
Elektrikli teçhizatlardan uzak durun.
- Keep away from the electrical equipment.
O her sabah elektrikli tıraş makinesi ile tıraş olur.
- He shaves with an electric razor every morning.
Elektrikli ısıtıcımızla ilgili doğru gitmeyen bir şey var.
- Something is wrong with our electric heater.
Elektrik ve su olmadan hayat olmaz.
- There is no life without electricity and water.
Elektrikli ısıtıcımızla ilgili doğru gitmeyen bir şey var.
- Something is wrong with our electric heater.
Elektrik sisteminde bir arıza var.
- There is a fault in the electrical system.
Ütü soğuduktan sonra Mary elektrik kablosunu ütüye sardı, ütüyü tekrar rafa koydu, ütü masasını katladı ve onu yine dolaba kaldırdı.
- After the iron had cooled off, Mary wrapped the electrical cord around the iron, put the iron back on the shelf, folded up the ironing board, and put it away back in the closet.
Şimşek, elektriksel bir olaydır.
- Lightning is an electrical phenomenon.
Kardeşim bir elektrogitar aldı.
- My brother bought an electric guitar.
1888 yılında icat edilen, Alman Flocken Elektrowagen, dünyanın ilk elektrikli otomobili olarak kabul edilmektedir.
- The German Flocken Elektrowagen, invented in 1888, is considered to be the world's first electric car.
Şimşek, elektriksel bir olaydır.
- Lightning is an electrical phenomenon.